İsrail uzun zamandır bilediği dişlerini bir kere daha Filistin?e sapladı ve Gazze bombandırmanla dövülmeye devam ediyor. Sadece havadan değil karadan da saldıracağını açıklayan İsrail?e tepki vermeyen dünya bir kere daha ne kadar insan hayatı (!) odaklı olduğunu gösterdi. Nazi Almanya?sının yahudi katliamı yaptığı propagandasını yalanlarla ve abartılarla bezeyip Filistin topraklarını hem işgal eden hem de Müslüman kanı dökmekten büyük zevk alan bu hayvanlar topluluğu ne zaman duracak belli değil. Bütün hedefini büyük israil devleti üzerine kuran yahudiler hem Filistin toprağının tamamına göz koymakta hem de mezapotamya topraklarının tamamına. Büyük israil devleti haritasına bakıldığında sınırın Sivas?ın Divriği ilçesine kadar uzandığını görüyoruz. Bu ilerleme isteğine dur diyecek babayiğit dünya üzerinde var mı bilmiyorum ama gidişat bu saldırıların yakında hem İran?a hem de Suriye? ye yönelik olacağı yönünde. Çünkü daha önce israil fırsat bulduğunda İran?a saldıracağını defalarca belirtmiş ama Amerika tarafından durdurulmuştu. Saldırının yapıldığı günün tam da Hicri Yılbaşı?na denk gelmesini masum bir saldırı olarak algılamak imkansız. 2012 yılının bütün dinler için önemli bir yıl olduğunu bilenler mücadelenin aslında dinsel kökenli olduğunu anlayabiliyor. Ve bölgede ki ateşin giderek yayılacağı ve coğrafi alanını genişleteceği çok net. Tüm Müslüman dünyasının sabrını sınayan israil bu hamlesiyle bardağı taşırmak üzere ve bir sonraki adımda ki amacın ise bu tavrı savaşa çevirmek olduğu da görülmekte.
Özellikle israilin bölgedeki ülkelerde iç karışıklıkları organize ettiğini baz aldığımızda amacın daha az rakip devlet olduğunu ve böylece büyük israil devleti hedefine giderken önünde fazla engel olmasını istemediğini söylemek komplo teorisi üretmek olarak algılanmamalı. Son yıllarda israilin tüm katliamlarına en gür sesi çıkaran ülkenin Türkiye ve son zamanlarda ülke ölüm oruçlarıyla boğuşuyor ve iç karışıklığın oluşmasına zemin hazırlayan bir forma bürünüyor. Bu ölüm oruçlarını ulusal bir boyuta taşıyan kimi grupların maalesef israilin talimatıyla hareket ettiğini ve ?kürt devleti sizin hakkınız? gazıyla ilerlediğini görmemek körlükle eş değerdir kanımca. Bir kere daha söylüyorum; kürt devleti diye bir devlet kurulamaz çünkü kürt devleti denen toprakların tamamının tevratta ki büyük isarail devleti sınırları içinde olduğu aşikar. Bu cümlemi israilin 1946?da ki ilk başbakanının yaptığı konuşmayla destekleyebilirim rahatlıkla. Çünkü diyor ki ? biz vaad edilmiş topraklara geldik ama asıl amacımız büyük İsrail devleti topraklarına erişmek ve bunu zamanla yapacağız?. Hem terör örgütü hem de siyasal uzantısı ?kürt devleti? mücadelesi içindeler ama hizmet ettikleri grup tamamen İsrailliler.
Ölüm oruçları şu sıralar 60 günün üzerine çıktı. Ölüm orucu yapanların şimdiye kadar ya ölmüş olması gerekir ya da sağlıklarıyla ilgili çok ciddi sorunlar çıkması gerekir. Ama ortada ne ölen var ne de sağlık sorunlarıyla boğuşanlar. Ölüm oruçlarını kitleye yaymak isteyenler bugünlerde yeni bir eylem başlatacaklar. Bdpli bazı vekillerin ölüm orucuna başladıkları ve bu sayının giderek artacağı zaten belli. Talep ettikleri birçok şey zaten onlara verildi ama olmayacak şeyleri ölüm oruçlarıyla istemeleri beyhude bir çaba. Ortalığı karıştırmak amaçlı olan bu atakları ise maalesef hükümet karşıtı grupların desteklemesi ve bazı köşe yazarlarının iç savaş tellallığı yapmaları en hafif tabirle vatan hainliğidir. Hükümet alerjisini iç karışıklığın yoğunlaşması ve ordunun müdahale etmesi umuduna bağlayan bu hain kalemler neye ve kime hizmet ettiklerini oturup düşünsünler. Toplumu huzursuz etmek ve kan dökülmesini isteyenler hala inatlarına devam ediyorlarsa bırakın kendi kalemlerinde ve kendi pisliklerinde boğulsunlar. Unutmasınlar ki hem İsrail hem de düzen bozucu toplumların sonu her zaman hüsrandır, vesselam?